Sakral sinir stimülasyonu (veya sakral nöromodülasyon), sakral sinirleri uyarmak için poponun üst kısmına cilt altına bir elektroda bağlı küçük bir cihazın (halk arasında ‘mesane pili’ olarak tanınır) yerleştirilmesini içeren minimal invazif bir prosedürdür. Sakral sinirler omurganın tabanında yer alır ve mesane, bağırsak ve pelvik taban kaslarının kontrolünden sorumludur. Sakral sinir stimülasyonu (SNS), konservatif tedavilere dirençli kronik pelvik ağrılar, idrar kaçırma ve fekal inkontinans (büyük abdest tutamama veya kaçırma) gibi durumlarda önerilen bir tedavidir.
Yapılan bazı çalışmalarda, SNS tedavisi uygulanan hastaların %80-den fazlası bu tedaviden fayda gördüğü bildirmektedir. Sakral nöromodülasyon tedavisi 1982 yılında Tanagho ve Schmidt tarafından geliştirildi. FDA tarafından 1997 yılında onaylanmıştır.
Sakral sinir stimülasyonunun etki mekanizması tam olarak anlaşılamamıştır, ancak mesane, bağırsak ve pelvik taban kaslarını kontrol eden sakral sinirlerin düzenlenmesini sağladığı düşünülmektedir. Cihaz sakral sinirlere elektriksel uyarılar gönderir ve bu da mesane, bağırsak ve pelvik taban kaslarının nöral aktivitesini modüle eder(düzenler). Bu modülasyon, mesane ve bağırsak fonksiyonlarında iyileşmenin yanı sıra pelvik ağrı ve inkontinansta azalma ile sonuçlanmaktadır.
Sakral sinir stimülasyonu için uygun implantasyon işlemi iki aşamadan oluşur: deneme aşaması ve kalıcı implantasyon aşaması. Deneme aşamasında, hastanın tedaviye yanıt verip vermeyeceğini belirlemek için sakral sinirlerin yakınına geçici bir elektrot yerleştirilir. Hasta deneme aşamasında semptomlarında önemli bir iyileşme görürse, kalıcı implantasyon için aday olabilir.
Kalıcı implantasyon aşaması, kalp piline benzer küçük bir cihazın poponun üst kısmında leğen kemiğinin üzerinde cilt altına yerleştirilmesini içerir. Cihaz, sakral sinirlerin yakınına yerleştirilen elektroda bağlanır. Cihaz, mesane, bağırsak ve pelvik taban kaslarının sinirsel aktivitesini modüle eden sakral sinirlere elektriksel uyarılar gönderir. Hasta, elde taşınabilen bir programlayıcı kullanarak stimülasyon seviyesini ayarlayabilir.
Her cerrahi prosedür ve tıbbi tedavinin potansiyel sorunları ve istenmeyen etkileri vardır. Karen Noblett ve arkadaşları tarafından yapılan InSite çalışmasında beklenmeyen hiçbir ciddi yan etki bildirilmemiştir. Tipik yan etkiler arasında elektrot kayması, enfeksiyon (%3) (çoğunlukla diyabet hastalarında), elektrot kırılması (%1), elektrotta yüksek empedans, elektrotta elektriksel ‘kısa devre’ ve ‘mesane pilinin’ implante edildiği bölgede ağrı (%5) yer almaktadır.
Sakral sinir stimülasyonu tedavisi için bazı tıbbi durumlar engel oluşturur. Bu durumlardan en çok rastlananlar:
Doktora mutlaka hastanın kendisi veya yakınları tarafından kapsamlı bilgi verilmelidir. Yukarıda belirttiğimiz durumların varlığında SNS tedavisinin yararından çok zararının olacağı bilinmelidir.