Migren Baş Ağrısı: Tanı ve Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar

İnsanlık tarihi kadar eski bir hastalık olan migren baş ağrısı toplum için oldukça önemli bir sağlık sorunudur. Tekrarlama eğilimi gösteren ve orta ila çok şiddetli ağrıya neden olan bir tür baş ağrısıdır. Ağrı genellikle zonklama veya nabız atma şeklinde tanımlanır ve genellikle başın bir tarafında başlar. Migren baş ağrıları fiziksel aktivite, ışık, ses veya fiziksel hareketle daha da kötüleşir. Migren baş ağrısı

Tedavi edilmezse migren başağrısı tipik olarak 4 saatten 3 güne kadar sürer. Hastalar ışığa, sese ve hatta kokuya karşı hassas olabilir ve ayrıca mide bulantısı ve / veya kusma yaşayabilir. Hastaların bir kısmı ağrı ataklarından aura olarak bilinen uyarıcı sinyallerin varlığı ile  5-60 dakika önceden ağrıların geleceğini hissedebilirler. Migren hayatı tehdit eden bir beyin hastalığı değil. Migren tanısı aldıktan sonra hastanın tedavisi belli bir düzene göre ve hekimle işbirliği içinde yapılması gerekmektedir. 

Migren tedavisinde güncel yaklaşımlar

Migren ataklarında karanlık ve sakin bir odada, buz paketi koyarak dinlenmek ağrının giderilmesini kolaylaştırır. Eğer uyunabilirse genellikle hasta ağrıdan kurtulmuş olarak uyanır. Atak profilaksisi için hastalığı tetikleyen faktörlerden kaçınma, öğün atlamama, uyku saatlerinin düzenli olmasının sağlaması gibi bazı basit tedbirlerle ağrının sıklığı azaltılabilir.

İlaç tedavisi – Migrende ilaç tedavisi ataklardan korunmaya yönelik “profilaktik” veya önleyici/koruyucu tedavi ve atağın ağrı, bulantı, kusma gibi yakınmalarının giderilmesine yönelik “atak (akut/ağrı) tedavisi” olarak iki şekilde yapılır. Profilaktik tedavi belirli bir süre boyunca düzenli ilaç kullanarak ağrı sıklığını ve şiddetini azaltılmaya yöneliktir. Migren tedavisi herkese aynı tedavinin uygulanmadığı, her migren tanısı alan hastaya özel olarak karar verilmesi gereken bir tedavi şeklidir.

Halk arasında migren aşısı olarak bilinen anti-CGRP monoklonal antikorları (erenumab, galcanezumab, fremanezumab) migrenin koruyucu tedavisinde kullanılmak üzere onaylanmıştır. Antikor olması nedeniyle, her ne kadar ‘aşı’ olarak adlandırılsa da, klasik anlamda bildiğimiz aşılar gibi bir kez yapıldığında, hastalıktan tamamen korunur hale getirmemektedir. Aslında aşı değil ilaç olarak tanımlamak daha doğrudur.

Girişimsel TedavilerBotulinum nörotoksini, kronik migren profilaksisinde kullanılmaktadır, epizodik migren tedavisinde etkinliğini gösteren yeterli kanıt yoktur. Sık ataklı migrende, özellikle kronik migrende lokal anestetikler ile büyük oksipital sinir (GON), Supraorbital sinir (SON) blokajı  ve Sfenopalatin ganglion blokajı güvenli ve etkili girişimsel tedaviler arasında görülmektedir. Girşimsel yöntemler algoloji uzmanları tarafından başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. Non-invazif yöntemler arasında transkranyal manyetik stimülasyon, transkranyal doğru akım uyarımı ve non-invazif vagal sinir stimülasyonu (VSS); invazif yöntemler arasında ise oksipital sinir stimülasyonu ve implante VSS yer almaktadır. Henüz rutin klinik kullanımları yoktur.